Akkuyu Nükleer A.Ş.den savlar üzerine yapılan yazılı açıklamada Akkuyu NGS, inşaat alanındaki bütün çalışmaların Türk, Rus ve milletlerarası kalite ve güvenlik ile ilgili düzenlemeler doğrultusunda Akkuyu Nükleer A.Ş., yüklenici şirketler, Fransız mühendislik kümesi Assystem üzere bağımsız kontrol kuruluşları ve T.C. Nükleer Düzenleme Kurumu (NDK) tarafından gerçekleştirilen çok basamaklı ve daima kontroller altında yürütüldüğü kaydedildi.
“GÖRÜNTLER İNŞAAT ALANINDAKİ YOLA AİT”
Açıklamada, yayınlanan imajların, Akkuyu NGS tesisi kapsamındaki bina ve yapılara ilişkin olmadığı belirtilerek, “Bu imgelerin Akkuyu NGS inşaat alanında bulunan yolun ve özel bir alanın bir kısmına ilişkin olduğu görülmektedir. Rastgele bir binanın temeli olmayan bu beton yüzeyin üzerinde büyük bir iş makinesinin izleri görünmektedir. Bu çeşit makinelerin beton yer ve temelin üzerine çıkması mümkün değildir.
Görüntünün ilerleyen kısımlarında Akkuyu NGS’nin 3 Nolu Ünitesine ilişkin türbin binasının temelinde çimento tesviyesi yapılan bir kısım görüntülenmektedir. Bina temelindeki taşıyıcı plaka misyonunu üstlenen beton taban, binadan gelen yükün geniş alana dağılımı vazifesini üstlenir. Ayrıyeten temel yapısı için yeraltı sularına karşı su yalıtımını sağlayan bu beton yüzey, montaj alanı için daha düz bir yer oluşturur ve böylelikle inşaat demirinden oluşturulan demir karkasların daha hassas bir halde yerleştirilmelerini sağlar” denildi.
“ZEMİNİN UYGUNLUĞU TEYİT EDİLMİŞTİR”
Açıklamanın devamında, temel yapısı için hazırlanan tabanın oluşturulmasında her vakit beton kullanılmadığı söz edilerek, “Zemin bazen betonun yerine mıcır, çakıl yahut kumdan oluşturulan katman biçiminde yapılır. Bu formda daha sonra üzerinde demir karkas montajı yapılması ve binanın temeli için düz bir saha oluşturulması sağlanır. Beton tabanda, tasarım parametreleri çerçevesinde rastgele bir değişikliğin olması, yapının rijitlik pahaları, inşa edilmekte olan binanın stabilitesini hiçbir halde etkilemez. Nükleer santralin bina ve yapılarının inşası için yerin uygunluğu, bir dizi yer araştırma çalışmaları sonucunda teyit edilmiştir” görüşlerine yer verildi.
Akkuyu NGS inşaat alanındaki tüm çalışmaların Türk, Rus ve memleketler arası kalite ve güvenlik ile ilgili düzenlemeler çerçevesinde Fransız mühendislik kümesi Assystem üzere bağımsız kontrol kuruluşlarının yanı sıra Nükleer Düzenleme Kurumu (NDK) tarafından denetlendiği kaydedilen açıklamada şu tabirlere yer verildi:
“SU ÇIKIŞI MANZARALARI FARKLI BİR SÜRECE AİT”
“Zeminden suyun çıktığı manzaralar de, inşaat çalışmaları esnasında yapılan olağan su tahliye süreçlerini göstermektedir. Yer altı su düzeyinin yüksek olması ve bu suyun temel çukuru oluşturma yahut temel beton döküm çalışmaları için mahzur teşkil etmesi üzere durumlarda inşaat alanında süreksiz olarak yerin kurutulmasına yönelik bir dizi süreç gerçekleştirilir. Bu süreçler, temel yapısı için su yalıtımı basamağına geçilinceye ve yer altı su düzeyinin üzerine çıkılıncaya kadar devam eder. Bu gayeyle, inşaat çalışmalarının yürütüldüğü alanlarda, pompalar yardımı ile biriken suyun tahliye edilmesi emeliyle suyun birikeceği pompa çukurları açılır.
İmgelerde yer alan ve tabandan su çıkışı olarak gösterilen kısımlarda tam olarak bu çalışmalara aittir. Su düzeyinin düşürülmesi hedefiyle kullanılan oluklar, pompa çukurları, su toplama kuyuları ve gibisi araç ve gereçler, iş teçhizatı ve makinelerinin çalışması ile, bitişik bulunan binaların inşası ve kullanılması için mani teşkil etmeyecek halde tesis edilir. Yalnızca inşaat kademesinde yürütülen çalışmaların ana nedeni Akkuyu NGS alanında ayrıyeten drenaj sistemlerinin inşa edilmesinden ibarettir. Bu sistem sayesinde yer altı su düzeyinin düşürülmesi ve yağmur sularının bina ve yapılardan uzaklaştırılması sağlanacaktır.” (DHA)
Sözcü
