CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan CHP COVID-19 Müşavere Konseyi, Sıhhat Bakanlığı’nın süreci şeffaf yürütmemesinin halka ağır bir maliyet yarattığına dikkat çekti. Bilim insanlarının yer aldığı Müracaat Şurası teklifleri kamuoyuyla paylaşıldı.
“DEVLET VATANDAŞINA PALAVRA SÖYLEMEZ”
Şeffaflığın salgınla gayretin temeli olması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Devlet vatandaşına palavra söylemez, hele de kelam konusu olan halkın sıhhati olunca” dedi.
CHP COVID-19 Müracaat Kurulu’nun değerlendirmeleri Sıhhat Bakanlığı’nın Mart ayından 10 Aralık 2020 tarihine kadar COVID-19’a bağlı olarak 15 bin 751 kişinin hayatını kaybettiği raporlamış olmasına karşın, tıpkı devirde 11 büyükşehir ve 9 vilayet belediyesinde COVID-19 ve bulaşıcı hastalık nedeniyle 29 bin 669 kişinin vefatının kaydedilmiş olması şeffaflıktan ne derece uzak olunduğu üzerine oldu.
COVID-19 ve bulaşıcı hastalık nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşların Sıhhat Bakanlığı’nın tüm Türkiye genelinde hayatını kaybeden vatandaşların 2,5 katı olduğunun tespit edildiği belirtildi.
“DERHAL AŞILAMA VE ACİL DURUM PLANI HAZIRLANMALI”
Heyet, derhal Aşılama Acil Durum Aksiyon Planı hazırlanması gerektiğine dikkat çekerken aşıya erişim ve süratle uygulanması konusunda ayrıntılı bir yol haritasına gereksinim olduğunun da altını çizdi.
Toplantıda konuşulan ve tespiti yapılan mevzular üzerine CHP COVID-19 Müşavere Heyeti “En az 14 günlük, ülkü olarak 28 günlük tam kapanma uygulanmalı” daveti yaptı. Kapanma uygulandığı takdirde olay ve can kayıplarının azalacağı vurgulandı.
“DOĞRUDAN GELİR TAKVİYESİ VERİLMELİ”
Toplantıda, bugüne kadar getirilen yasaklar ile işini kaybeden, iş yerini kapatmak zorunda kalan vatandaşlara direkt gelir takviyesi verilmesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Kan ağlayan on binlerce esnafa ve milyonlarca çalışana toplumsal devlet sorumluluğu ile deva üretilmesi gerekir” dedi.
CHP önderi Kılıçdaroğlu, şu tabirleri kullandı:
* Esnafa kira takviyesi verilmeli. İşsiz kalan yurttaşlarımıza hak ettikleri üzere İşsizlik Sigorta Fonu’ndan gelir takviyesi verilmeli.
* Fiyatsız müsaade uygulamasına son verilerek pandemide işyeri kapatılan tüm çalışanlara fiyatlı müsaade imkanını devlet direkt gelir dayanağı ile sağlamalı.
* Ödeme zorluğu yaşayan tüm yurttaşlarımıza en az bir ay için fiyatsız su, elektrik ve doğalgaz sağlanmalı.
* Borçla değil, IBAN numarası göndererek değil; direkt gelir dayanağı vererek halka ulaşmalı.
* Kaldı ki ülkeyi yönetenler, Vilayet Hıfzıssıha Kanunu’na nazaran, izolasyona tabi olan yurttaşların iaşe vetemel harcamalarını karşılamak zorundadır. Biz bugün iktidar olsaydık, bunların hepsini yapardık.
EN AZ 150 MİLYON DOZA MUHTAÇLIK VAR
Corona virüsü aşısına dair değerlendirmelerin de yapıldığı toplantıda Türkiye’nin en az 150 milyon doz aşıya muhtaçlığı olduğu, iktidarın bugüne kadar Çin’den 50 milyon doz aşının geleceğine dair yaptığı açıklamaların salgının denetim altına alınması için kâfi olmayacağı belirtilirken gereksinim duyulan aşı ölçüsüne erişilmesi için iktidarın öbür aşıların temini yoluna gitmesi ve daha süratli davranması gerekliliği konuşuldu.
Konsey, bilim insanlarının tabir ettiği faz 3 sürecinden geçmiş, biyogüvenlik testleri yapılmış ve aktifliği ispatlanmış tüm aşıların halk sıhhati açısından kıymetine vurgu yaptı.
Sözcü
