Annelerin %80’den fazlası bebeklerini emzirmektedir. Ve birçok emzirme kriziyle karşı karşıya kalır. Bu, çocuklarının daima ağlaması, öfkesi ve hatta kendi ebeveynlik becerilerindeki hayal kırıklığı ile uğraşmak zorunda kaldıkları sıkıntı ve gerilimli bir devirdir. Bebeklerin ağlamasını engelleyemesek de annelerin emzirme krizinin nedenlerini ve semptomlarını anlamınıza yardımcı olacak bilgileri sizler için sıraladık…

EMZİRME KRİZİ NEDİR

Emzirme krizi, bebeğin anne sütünden mutlu olmadığı bir periyottur. Uzun mühlet yemek yemezler ve daha sık acıkırlar. Ayrıyeten daha az kilo alırlar ve çok ağlarlar. Anne, süt eksikliği olduğunu, ayrıyeten üzerinde çok fazla baskı ve gerilim olduğunu hisseder. Kimileri annelik konusunda başarısız olduklarını bile düşünebilir.

Bunun nedeni, çocukların daha fazla süte muhtaçlık duymasıdır. Emme yetenekleri büyürken gelişir ve yemek için daha az vakte gereksinim duyarlar. Annenin bedeni bu sinyalleri alır ve daha az süt depolar; bu da sonunda bebek için kâfi olmadığı ortaya çıkar. Bir çocuğun hayatının birinci yılında yaklaşık 5 kere olabilir. Bunun nedeni emzirme krizinin büyüme periyotlarıyla temaslı olmasıdır. Büyüme sıçraması olarak da bilinen bu devirler; 1. İla 3. hafta ortası, 6. hafta, 3. ay, 6. ay, 9. ay olarak sıralanabilir.

EMZİRME KRİZİYLE BAŞA ÇIKMANIN YOLLARI

Birinci akla gelen bebeği mama ile beslemektir. Lakin süt üretiminde azalmaya neden olabileceğinden bundan kaçınmalısınız. Bunun yerine şu usulleri deneyebilirsiniz:

– Çocuğunuzla daha fazla vakit geçirmek, daha fazla dinlenmek ve sakin kalmak için mümkünse konut işlerinden biraz uzaklaşın.

– Onları yemeye zorlamayın, yalnızca talep üzerine besleyin.

– Bir bebeğin aç olduğunun belirtilerini fark edebilir ve ağlamaya başlamadan evvel onu beslemeye çalışabilirsiniz.

– Yeni emzirme durumları deneyin ve çocuğunuzun kendileri için en rahat olanı bulmasına müsaade verin.

– Bunun süreksiz bir şey olduğunu anlayın ve bebeğinizi besleyemeyeceğinizi düşünerek kendinize olan inancınızı kaybetmeyin.

Ensonhaber