1933 yılında Mustafa Kemal Atatürk tarafından, tarım yerlerini sulamak için, Bursa’nın Kestel ilçesine yaptırılan Gölbaşı Barajı’nın yüzde 90’ı kurudu. Uludağ ve Katır Dağları’ndan akan sularla beslenen, Gürsu, Kestel, Yıldırım ve Osmangazi ilçesindeki tarım topraklarını sulamak için kullanılan barajda yaşanan kuraklık, görenleri şaşırttı.
FOTO: DHA
Kıyıdan, yer yer 100 metreye kadar çekilen baraj, dronla havadan görüntülendi. Kestel Ziraat Odası Lideri Eyüp Kılıç, Bursa Ovası’na kurulan fabrika ve endüstrilerin, buradan su kullandığını, suyun bu sebepten çekildiğini, tıpkı vakitte uzun müddettir temizlenmeyen göletin tabanında, kil ve çamur birikintisi olduğunu söyledi.
‘DAMLA SULAMA SİSTEMİNE GEÇMEMİZ LAZIM’
Tarımın kıymetinin salgın sürecinde daha iyi anlaşıldığını belirten Kestel Ziraat Odası Lideri Eyüp Kılıç, “Bizim tarım yapmamız için suya muhtaçlığımız var. Su olmadan hiçbir şey yapamayız. Biz bunu yetkililere izah ettik. Gölbaşı göleti 1 milyon metreküp su alıyorsa şu an 100 bin metreküp su alıyor. 1933 yılından bu yana göl ıslah olmamış. Su geliyor ancak havzası dolu. Bir yandan gelen su başka taraftan gidiyor. Göletin ivedilikle ıslah edilmesi lazım. Derhal kapalı sulama sistemine geçilmesi lazım. Evvelce Kestel’in nüfusu 5 bin civarındaydı, günümüzde 65 binlere ulaştı. O yüzden kapalı sulama sistemiyle israfı önlememiz gerekiyor. Damla sulama sistemine geçmemiz lazım” dedi.
FOTO: DHA
‘SU HOYRATÇA KULLANILIYOR’
Bölgedeki fabrikaların da Gölbaşı’ndan su aldığını belirten Kılıç, “Biz sanayiciye düşman değiliz. Fakat tarım alanına ilişkin suyu yasal olarak endüstrici kullanamaz. Sanayiciden her türlü vergi alınıyor. Endüstricinin suyu kendisi çekmesi lazım. Bu su hoyratça kullanıldığında suyun halini görüyoruz. Şu an aralık ayındayız ve bizim 3 ay kışımız var. Bu 3 ayda yağış alamazsak yetkililer ne yapacak? Barakfakih, Narlıdere, Dudaklı, Adaköy, Kumlukalan, Samanlı üzere bölgeler Gölbaşı göletiyle sulanıyor” diye konuştu.
‘GÖLBAŞI KURURSA MEYVE AĞAÇLARINI OVADAN SÖKERİZ’
Global ısınmanın gölün kurumasında etken olduğunu da söyleyen Kılıç, “Biz de bu global ısınmadan nasibimizi alıyoruz. Suyu hoyratça kullanıyoruz. Evvelden 10 olan sanayi fabrikası artık 110 tane oldu. Sanayi de bu suyu kullanıyor. Biz de kuru tarımdan sulu tarıma geçtik. Nüfus arttı. Bilinçsizce su tüketiyoruz. İvedilikle kapalı sisteme geçmemiz lazım. Çiftçim suyu ücretsiz kullanmıyor. Gölbaşı göleti kurursa şeftali ağacını sökeriz, arpa ve buğday ekeriz. Sulu tarımdan kuru tarıma geçeriz. Bunun faturasını da biz değil ancak bizden sonraki kuşak öder” biçiminde konuştu. (DHA)
Sözcü
