Memleketi Aydın’da ismini taşıyan bir tiyatro sahnesi bulunan, ünlü oyun muharriri Hidayet Sayın, 1963’te çocuk doktoruyken edebiyat dünyası ile tanıştı, oyun müellifliği yapmaya başladı. Birinci vakitler daha çok kırsal kesim problemlerini, son yıllarda ise yüklü olarak bayan çaresizliğini, dramını işleyen 96 oyun yazdı. 92’inci yaşına giren Sayın, SÖZCÜ HaftaSonu’na konuştu. Türkiye’nin kültür ve sanat açısından 1960’lı yılların gerisinde olduğunu söyledi. Pandemi günlerinde sıkılmadığını belirten Sayın, “Ben daima şunu söylüyorum; Yazdıkça yaşıyorum, yaşadıkça yazıyorum. Zira yazmanın ömrü yorumlamak olduğuna inanıyorum. Biz yazdıkça hayatımızı yorumluyoruz o bakımdan düşünerek, günlerimizi dolduruyoruz” dedi.

Birinci vakitler daha çok kırsal kesim problemlerini, son yıllarda ise yüklü olarak bayan çaresizliğini, dramını işleyen 96 oyun yazdı.

DAİMA ÜMİTLİYİM

Geçmiş ile bugünün kültür sanatını karşılaştıran Sayın şunları söyledi: “Bugün, Türkiye’nin kültür ve sanat açısından, tiyatro, bale, gerekse başka sahne sanatlarında 1960’lı yılların çok gerisinde olduğunu söyleyebilirim. Son bir yılda pandemi tesirli olsa da, ilerleme ve değişim daha evvel durmuştu. Keşke kültür sanat konusunda daha fazla bir değişim yaşasaydık. Sanatkarlardan, sanattan yana hal alsaydık. Buna karşın ben her vakit ümitliyim. Bugünlerin de atlatılacağını ve gelecekte daha uygun ortamlarda daha sanatsal yapıtlara erişebileceğimize inanıyorum.”

SAHNEYİ ÖZLEDİK
Sayın, “Bütün hedefimiz aşılarla pandemiyi bir an evvel atlatıp önümüze bakmak. Tekrar sahne ışıklarına kavuşmak” dedi.

Sözcü